Ve mutlu son. Herkesin bekledigi ve umdugu oldu ama nasil oldu... Mactan once ve mactan sonraki atmosfer, bana 2000 ruhunu hissettirdi. Macin ilk saniyelerinde Bordeaux'nun buldugu gol, tarif edilmesi zor duygular yasattirdi taraftarlara. Sonrasinda baslayan show, Arda'nin olaganustu performansi, Mehmet Topal'in sakatligi sonrasi, Baris'in gobege gecmesi ve Kewell'in oyuna girmesi oyunu tamamen degistirdi. Once Arda'nin 43'te koseye giden sutu ve sonrasinda 45'te Kewell'in bizlere Hagi'yi hatirlatan vurusyla gelen gol, maci Galatasaray'in lehine cevirdi. Ikinci yarinin baslangiciyla birlikte, ilk yarida sahada cok bir etkisi olmayan, Lincoln'un showu basladi. "No-look pass"lar, akillica atilan calimlar, verkaclar, ara paslar derken, L10 ve KK66'nin ortaklasa calismasinda, yazin Semih Senturk'un Almanya'ya attigi golun cok benzerini Arda, Bordeaux aglarina birakti. Galatasaray etkili oyununu surdururken, bir anlik konsantrasyon hatasiyla once Chamakh'in 72'de gelen golu, sonra da 75'te karambolde Cavenaghi'nin topu aglara birakmasi maci 3-3 yapti. Herkes macin orada bittigini dusunurken, 90'da Sabri kendisinden beklenmeyecek duzgunlukte bir vurus yaparak topu aglarla bulusturdu. Iste 90'da atilan bu gol eskiye donusun ilk sinyalleriydi. Galatasaray'in Skibbe doneminde son dakikalarda attigi gol neredeyse yok. Bir de Gerets donemini hatirlayin, takimin daha birbirine bagli oldugu donemi; 87,88,89 ve 90+ larda atilan onca gol ve gelen sampiyonluk. Belki Skibbe zamaninda o gollerin gelmemsinin nedeni fizik olarak yetersizlik ama ayni takim, ayni kadroyla, sadece kenetlenme ve inanc farkiyla 90 dakika boyunca olaganustu mucadele etti. Bordeaux bugun cok etkili degildi, 3 kere geldiler, 3'u de gol oldu. Tebrik etmek lazim, Blanc'i ve ogrencilerini. Maci cirkinlestirecek cok bir hareketleri olmadi. Galatasaray'da ise son maclara gore bir inanc, istek ve hirs farki belirgindi bugun. Ozellikle Sabri'nin, Arda'nin, Baris'in, oyunda kaldigi surece Mehmet Topal'in ve Ayhan'in bu istekli ve hirsli oyunlarinda saygiyla baktiklari Bulent Korkmaz'in etkisi olduguna inaniyorum. Lincoln'un ve Kewell'in Turk oyunculariyla yakinliklarinda da Bulent'in, Taffarel'le, Hagi'yle ve Popescu'yla yakinligini gorur gibiydim. Bir seyler duzelmeye basladi gibi. Meira buyuk ihtimal yolcu. Etkisiz ve isteksizdi. Baros'un acilen kendini toplamasi gerekiyor. Kesik yemesi yakindir. Bugun de hakemle gereksiz diyaloglara girdi. Hakan Balta tam hazir degildi, ama elinden geleni yuregini sahaya koyarak yapti. Emre Asik bildigimiz gibi, yine ne yapabiliyorsa yapti. Bordeaux'nun 3. golunde De Sanctis'le iletisim kuramadiklari icin gole neden olsa da, Sabri'nin golu onun bu hatasini unutturdu. Guzel gunler yakin. Tebrikler Bulent Hoca. Micheal Skibbe'nin 6 ayda olusturamadigi takim ruhunu ve sinerjiyi 3 gunde yarattin.
Ek: Ulkece "Come Back Kings"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder